Z ve Alfa Kuşağı Akıllı Telefonları Nasıl Kullanıyor? Türkiye’den Taze Bulgular
Avrupa genelinde 4 bini aşkın gençle yapılan bir araştırma, Türkiye’de 11–17 yaş aralığındaki gençlerin dijital hayatla gerçek hayat arasında daha iyi bir denge peşinde olduğunu gösteriyor. Gençler ekranı sevdikleri kadar, ekran süresini azaltma isteğini de yüksek sesle dile getiriyor.
Öne çıkan bulgular
- Ekran süresini azaltma isteği yaygın: Türkiye’de 11–17 yaş grubunun %76’sı ekran başında geçirdiği zamanı kısmak istiyor; bu oran 16–17 yaşta %98’e çıkıyor.
- Daha “gerçek” seçenek arayışı: Gençlerin %77’si, gerçek hayatta yapacak daha fazla şey olduğunda telefonlarını daha sağlıklı kullandıklarını söylüyor. %96’sı çevrimdışı etkinliklere ve yerel deneyimlere yönlendiren araçlar istiyor. %91’i ise aile/arkadaşlarla yüz yüze geçirilen anların çevrimiçi içerikten daha mutlu ettiğini belirtiyor.
- Hatıraların adresi dış mekân: Katılımcıların %74’ü, en değerli çocukluk anılarının internet dışı, dışarıda aile ve arkadaşlarla geçen zamanlar olduğunu ifade ediyor.
- Ebeveyn perspektifi: Türkiye’de ebeveynlerin %59’u çocuklarını dışarı çıkmaya teşvik ediyor; %90’ı ise bugünün çocuklarının karakterlerini şekillendiren deneyimleri kaçırmasından endişeli.
- Deneyim açığı: 11–17 yaşın %51’i hiç meteor yağmuru izlemediğini, %50’si hiç kıyafet dikmediğini söylüyor. Buna rağmen yaz tatillerinde %73 arkadaşlarıyla ve aileleriyle dışarı çıktığını, %65 telefonda vakit geçirdiğini, %64 seyahat ettiğini belirtiyor.
Ne anlama geliyor?
- Dijital farkındalık yükseliyor. Gençler telefonu bırakmak istemiyor, ama denge istiyor. Bu, gençlik içerikleri ve ürünleri için “ekran + gerçek deneyim” hibritine alan açıyor.
- Aileyle ortak etkinlik kritik. Yüz yüze geçirilen kaliteli zamanın mutlulukla güçlü ilişkisi, aile odaklı programların ve markalı etkinliklerin etkisini artırıyor.
- Okul ve belediye projeleri fırsat yaratır. Doğa yürüyüşleri, atölyeler, mahalle etkinlikleri gibi programlar gençlerin talep ettiği çevrimdışı alanı sağlayabilir.
Uygulama önerileri
- Ekran-zamanı dengeleyen içerikler: Mobil uygulamalarda “dışarı çık ve etkinliği tamamla” görevleri, katılım rozetleri, haftalık hedefler.
- Aile dostu kampanyalar: Hafta sonu aile yürüyüşleri, atölyeler, gönüllülük etkinlikleriyle marka etkileşimleri.
- Yerel keşif listeleri: Araştırmanın ilhamıyla “18 Yaşından Önce Yapılacak 18 İş” benzeri, lokasyona göre özelleşen yapılacaklar listeleri.
Z ve Alfa kuşağı “dijital doğan” olabilir, fakat Türkiye’deki tablo şunu söylüyor: Gençler, ekranı tamamen reddetmek yerine onu gerçek hayattaki deneyimlerle dengelemek istiyor. Bu da eğitimciler, ebeveynler, markalar ve yerel yönetimler için ortak bir oyun alanı sunuyor.