KPMG’nin her üç ayda bir yayımladığı “Yapay Zeka ve Dijital İnovasyon” araştırması, iş dünyasında üretken yapay zeka (GenAI) kullanımına dair çarpıcı veriler sunuyor. Araştırmaya göre, üst düzey yöneticilerin yüzde 52’si GenAI teknolojisini aktif olarak kullanırken, bu oran işe yeni başlayan çalışanlar arasında yalnızca yüzde 20’de kalıyor. Üst düzey yöneticilerin, insan kaynakları yöneticilerine (yüzde 41) ve orta düzey yöneticilere (yüzde 39) kıyasla GenAI’yi daha yaygın kullanıyor olduğunun görüldüğü araştırma sonuçları iş dünyasındaki yaklaşan dönüşüme ilişkin de güçlü ipuçları veriyor…
KPMG’nin yıllık geliri 1 milyar dolar veya daha fazla olan kuruluşları temsil eden 100 ABD merkezli C-seviyesi ve iş liderinin görüşlerini aldığı Yapay Zeka ve Dijital İnovasyon araştırmasına göre, iş dünyası liderleri üretken yapay zeka (GenAI) stratejilerini desteklemek için stratejik yatırımlar yapmaya devam ediyor ve önümüzdeki 12 ay içinde birleşme ve satın alma yoluyla inorganik genişleme için ortalama 37 milyon dolar, veri ve analitik içinse 30 milyon dolar harcama yapmayı öngörüyorlar. Ayrıca yeni teknoloji yeteneklerinin işe alınması ve diğer şirketlerle iş birlikleri için 25’er milyon dolar ve müşteri deneyimi iyileştirmeleri için 24 milyon dolar ortalama harcama yapılması da bekleniyor.
Liderlerin yüzde 44’ü, olumlu sonuçlar alma baskısının ortasında, üretken yapay zeka teknolojisini kurum genelinde ölçeklendirmeye devam ettiklerini kabul ediyor. Çoğu lider GenAI yolculuklarının araştırma, deneme ve planlama aşamalarını geçmiş olsa da yalnızca yüzde 15’i ölçülebilir iş sonuçları ve somut büyüme elde ettiklerini bildiriyor.
GenAI stratejileri kurum genelinde önem kazandıkça, liderlerin yüzde 42’si kurumlarının GenAI girişimlerini denetlemek için yeni liderleri işe almayı planladığını ya da aldığını ifade ediyor ki bu oran bir önceki çeyrekte yüzde 27 idi.
CEO’ların yaklaşık üçte biri (yüzde 31) ise hala kuruluşlarının bu alandaki stratejilerine yön veriyorlar, ancak talepler arttıkça ve kuruluşlar yönetici düzeyinde odaklanma ve gözetim gerektiren daha uzun vadeli stratejiler benimsedikçe bu sorumluluklar C-seviyesi yöneticilerle giderek daha fazla paylaşılıyor. Bilgi teknolojilerinden sorumlu yöneticiler (CIO) bu alanda liderlik etme olasılığı en yüksek ikinci grup (%31) olarak öne çıkarken, ardından operasyonlardan sorumlu yöneticiler (COO) ve İnovasyondan Sorumlu Yöneticiler (her ikisi de yüzde 13) geliyor. Araştırma üst düzey liderlerin çoğuna (yüzde 70) bu teknoloji hakkında zorunlu eğitim verildiğini oraya koysa da çalışanlara verilen zorunlu eğitimler yüzde 28’de kalıyor. Üstelik liderlerin yüzde 25’i çalışanlarına zorunlu eğitim vermeyi planlamıyor.
Yapay zeka ile ilgili regülasyonlar devam ederken, liderlerin yüzde 67’si bu düzenlemeler karşı temkinli davranıyor, aşırı ve yetersiz düzenlemeleri yaklaşan yönetim değişikliğinin önündeki riskler olarak görüyor. Liderlerin çoğu (yüzde 63), kuruluşlarının gelecekteki uyumluluk gerekliliklerini öngörerek proaktif bir şekilde dahili yapay zeka politikaları ve yönetişimi uygulamaya koyduğunu söylüyor.
Üretken yapay zekaya yönelik dikkatli yaklaşımlara rağmen, iş dünyası liderleri büyük çoğunlukla bu teknolojinin gerçekten dönüştürücü bir güce sahip olduğunu düşünüyor. Bu teknolojiyi desteklemek için veriye ve yeteneklere yapılan yatırımların, çok daha büyük potansiyelleri ortaya çıkarabileceğini giderek daha fazla görüyoruz.
Artık CEO’lar bu dönüşümü yönlendirecek üst düzey liderleri atamaya daha fazla önem veriyor ve yönetimdeki ekiplerin teknolojileri daha fazla benimsemelerini bekliyor.
CEO’lar ve yönetim kurulları, yapay zekanın dönüştürücü potansiyelini anlamalarını sağlamak için üst düzey liderlik ekiplerine yapay zeka eğitimi verilmesini de artık zorunlu kılıyor. Bununla birlikte, eğitimleri iş gücünün geneline yayamayan kuruluşlar, bu teknolojinin sunduğu fırsatları kaçırma riskiyle karşı karşıya.
Araştırmadan çıkan sonuçların tamamına buradan ulaşabilirsiniz.