Arastiriyorum 6 hours ago
akadm #rapor

EY Lüks Tüketim Endeksi: Lüks pazarını ikinci el canlandıracak…

EY Lüks Tüketim Endeksi 2025 sonuçlarına göre; kalite, fiyat ve sürdürülebilirlik lüks segment tüketicilerinin kararlarını şekillendiriyor. Ankete katılan tüketicilerin yüzde 71’i yüksek kaliteli ürünlere sahip olma arzusuyla hareket ediyor, ancak yüzde 62’si fiyatı en büyük caydırıcı unsur olarak göstererek ürünü satın almaktan vazgeçtiğini belirtiyor. Lüks segment tüketicilerinin yüzde 54’ü ise lüks bir marka tarafından ikinci el ürünlerinin satışı yapılması durumunda, bu ürünleri satın almaya sıcak bakıyor.

Uluslararası danışmanlık şirketi EY, lüks tüketicilerin değişen tercihlerini ve davranışlarını analiz eden kapsamlı çalışması EY Lüks Tüketim Endeksi 2025’i yayımladı. Farklı pazarlardan ve çeşitli jenerasyonlardan 1600 tüketiciyle yapılan çalışmada, lüks markaların müşterileriyle yeniden bağ kurmasını ve mevcut pazar zorluklarını aşmasını sağlayacak yeni yolları ortaya koymak amaçlanıyor. Anket sonuçları, küresel pazarda lüks segmentin ikinci el satış ve kiralama modelinin tüketici için cazip bir hale geldiğini gösteriyor.


Lüks markalar ulaşılabilirliği sorguluyor

Endekse göre lüks markalar, yeni dünya düzenine uyum sağlamak için müşterilerini daha iyi anlamaya çalışıyor. Bu yalnızca işlerini destekleyen yüksek gelirli bireyleri değil, son yıllarda büyümenin temel itici gücü olan, lükse ulaşma arzusu taşıyan tüketicileri de kapsıyor. Ancak bu durum, lüks markaların uzun süredir dengelemekte zorlandığı bir paradoksu da tekrar gündeme getiriyor: Bir marka ne kadar arzu edilir hale gelirse, satışlar o kadar artar; ancak bir markayı daha fazla kişi kullanmaya başlarsa ve bu da markanın arzu edilirliğini azaltır.


Tüketicilerin yüzde 71’i yüksek kaliteye daha çok önem veriyor

Endeks; yüksek kaliteyi lüksün temeli olarak tanımlarken, statü arzusunun da hâlâ etkili olduğunu ortaya koyuyor. Müşterilerin yüzde 71’i yüksek kaliteli ürünlere sahip olma isteğiyle hareket ederken, yüzde 32’si lüks modayı statü göstergesi olarak satın alıyor. Ankete katılanların yüzde 54’ü, lüks bir markadan doğrudan ikinci el ürün satın alabileceğini belirtiyor. Benzer şekilde, yüzde 50’si satın almak yerine kiralamayı tercih edebileceğini söylüyor. Sessiz lüks trendine rağmen, marka logolu ürünler hâlâ cazibesini koruyor: Tüketicilerin yüzde 26’sı logoyu ilk beş satın alma kriteri arasında gösterirken, yalnızca yüzde 12’si logosuz ürünleri tercih ediyor. Lüks tüketici için satın aldığı ürünün kaliteli olması, o ürünün fiyatı ya da kişide yarattığı ayrıcalıklı hissetme duygusuna göre daha ağır basıyor. Ancak yüksek harcama yapan “prestij odaklı” (yüzde 42) ve “seçici” (yüzde 34) müşteriler, bunu daha çok statü göstergesi olarak görüyor. 


Sürdürülebilirlik, satın alma kararında belirleyici

Ürün kalitesiyle yakından bağlantılı olan sürdürülebilirlik de satın alma kararlarını etkileyen önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Müşterilerin yaklaşık üçte biri (yüzde 31), sürdürülebilirliği en önemli beş satın alma kriteri arasında gösteriyor; bu oran fiyat kriteriyle (yüzde 30) neredeyse eş değer. Tüketicileri sürdürülebilirliğe yönelten başlıca uygulamalar arasında sürdürülebilir ambalaj (yüzde 53) ve yenilikçi malzemeler (yüzde 45) yer alıyor. Bu da müşterilerin uzun vadeli değer ve çevresel yeniliklere giderek daha fazla önem verdiğini gösteriyor. 


Fiyat ve kalite uyuşmazlığı müşteriyi uzaklaştırıyor

Endeks, kalite ile fiyat arasındaki kopukluğun tüketicileri uzaklaştırdığını ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 62’si son bir yıl içinde lüks bir ürün satın almayı düşündüğünü, ancak fiyatın en büyük caydırıcı unsur olması nedeniyle vazgeçtiğini belirtiyor. Müşterilerin yüzde 46’sı, istedikleri ürünü satın alabilmek için yeterince birikim yapana kadar ya da marka indirim veya outlet satışı sunana kadar beklemeyi tercih ediyor. X kuşağı (1965–1980 doğumlu), yüksek maliyeti gerekçe göstererek satın almaktan en çok vazgeçen grup (yüzde 38) olarak öne çıkıyor. 


Fiziksel mağaza alışverişi hâlâ baskın

Lüks segment tüketicileri için fiziksel mağazadan alışveriş hâlâ öncelikli tercih. Katılımcıların yüzde 75’i son lüks ürününü markanın fiziksel mağazasından satın aldığını belirtiyor. Omnichannel (çoklu kanal) alışverişin yükselişine rağmen, lüks tüketicilerinin yüzde 33’ü mağaza ziyaretini markanın web sitesiyle birleştirmeyi tercih ediyor. Bazı pazarlarda omnichannel ilk tercih edilen kanal olsa da (yüzde 55), bu kanalın memnuniyet oranı fiziksel mağazaya göre belirgin şekilde düşük. Bu durum, premium ürünlerin ve ayrıcalıklı hizmetin dijitalde de kusursuz şekilde sunulması gerektiğini gösteriyor. En zengin müşteri segmenti olan “aspirational luxury” kategorisi dışındaki müşteriler, marka web sitelerini yalnızca uluslararası markalara erişmek (yüzde 20) veya daha geniş ürün yelpazesini keşfetmek (yüzde 20) için kullanıyor. Genç kuşaklar çevrim içi kanalları önceki kuşaklara göre daha çok tercih ediyor: Z kuşağının yüzde 17’si lükste online alışverişe yönelirken, baby boomer’larda bu oran yüzde 10. Diğer taraftan, Z kuşağının yüzde 41’i online ve offline kanalları birleştirmeye daha çok ilgi duyarken, baby boomer’larda bu oran yüzde 24’leri buluyor.

Stratejiler gözden geçirilmeli


Araştırma hakkında değerlendirmelerde bulunan EY Türkiye Şirket Ortağı, Tüketici Ürünleri ve Perakende Sektör Lideri Kaan Birdal şu ifadeleri kaydetti:

“Değişen ve dönüşen tüketici alışkanlıkları, küresel belirsizlikler, gümrük düzenlemeleri ve ek vergiler gibi ticareti etkileyen faktörler, lüks markalar için stratejik karar alma baskısı yaratan bir ortam oluşturuyor. Markalar, lüks tanımını muhafaza etmek için son yıllarda fiyatlarını artırmış durumdaydı; ancak artık bir ürünü kolaylıkla satın alabilecek durumda olan tüketiciler bile ürünün gerçekten buna değip değmediğini sorguluyor. Lüks sektörü, bir süredir devam eden düşüşü yavaşlatmak için yeni düzene uyum sağlamak gerektiğinin farkında olmalı ve stratejilerini yeniden gözden geçirmeli. Bu araştırma, tüketici davranışları ve beklentilerini analiz ederek, lüks müşterilerin gerçekten ne istediğini ortaya koymayı amaçlıyor. Rapor sonuçlarına göre, lüks markalar daha anlamlı ve kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak sadakati ve büyümeyi beraberinde getirebilir. Lüks giyimde kiralama ve ikinci el gibi sürdürülebilirlik odaklı alternatifler bir yandan çevresel duyarlılığı artırırken diğer yandan da yeni nesil tüketicilerin değer algısıyla paralel bir çözüm oluşturuyor.   

🎓 Mezunların Geleceği

🎓 Mezunların Geleceği

1713358301.jpg
Arastiriyorum
1 month ago
Yabancı CEO’lar hibrite razı, Türk CEO’lar çalışanını “gözünün önünde” istiyor!

Yabancı CEO’lar hibrite razı, Türk CEO’lar çalışanını “gözünün önünde”...

1713358301.jpg
Arastiriyorum
9 months ago
DigitalAge – Türklerin en çok kullandığı emoji’ler

DigitalAge – Türklerin en çok kullandığı emoji’ler

1713358301.jpg
Arastiriyorum
2 years ago
İstifa edenlerin sayısı hızla artıyor! Peki neden?

İstifa edenlerin sayısı hızla artıyor! Peki neden?

1713358301.jpg
Arastiriyorum
1 year ago
Türkiye E-Ticaret Ekosistemi 2024 Raporu

Türkiye E-Ticaret Ekosistemi 2024 Raporu

1713358301.jpg
Arastiriyorum
3 months ago